27 Mayıs 2012 Pazar





PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.)'İN ALLAH’IN İZNİYLE 
GAYBTEN HABERLER VERDİĞİNE DAİR BAZI 
ÖRNEKLER


ALLAH'IN GAYBI, ELÇİLERİNDEN DİLEDİĞİNE
BİLDİRDİĞİNE DAİR KURAN AYETLERİ

GAYBI ALLAH'TAN BAŞKA KİMSENİN
BİLMEYECEĞİNE DAİR AYETLER

De ki: "Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka kimse
bilmez. Onlar ne zaman dirileceklerinin şuuruna varmıyorlar."
(Neml Suresi, 65)

Gaybın anahtarları O'nun Katındadır, O'ndan başka hiç
kimse gaybı bilmez... (Enam Suresi, 59)

ALLAH KULLARINDAN DİLEDİKLERİNE GAYBI
BİLDİRİR

O, gaybı bilendir. Kendi gaybını (görülmez bilgi hazinesini)
kimseye açık tutmaz (ona muttali kılmaz.) Ancak elçileri
(peygamberleri) içinde razı olduğu (seçtikleri kimseler)
başka... (Cin Suresi, 26-27)


... Allah sizi gayb üzerine muttali kılacak değildir. Ama
Allah, elçilerinden dilediğini seçer. Öyleyse siz de Allah'a ve
elçisine iman edin. Eğer iman eder ve sakınırsanız, sizin için
büyük bir ecir vardır. (Al-i İmran Suresi, 179)

Bunlar, gayb haberlerindendir; bunları sana vahyediyoruz.
Onlardan hangisi Meryem'i sorumluluğuna alacak diye
kalemleriyle kur'a atarlarken sen yanlarında değildin; çekişirlerken
de yanlarında değildin. (Al-i İmran Suresi, 44)

Bunlar: Sana vahyettiğimiz gayb haberlerindendir.
Bunları sen ve kavmin bundan önce bilmiyordun. Şu halde
sabret. Şüphesiz (güzel olan) sonuç takva sahiplerinindir. (Hud
Suresi, 49)

Bu, sana (ey Muhammed) vahyettiğimiz gayb haberlerindendir.
Yoksa onlar, (Yusuf'un kardeşleri) o hileli-düzeni
kurarlarken, yapacakları işe topluca karar verdikleri zaman
sen yanlarında değildin. (Yusuf Suresi, 102)
Hani Peygamber, eşlerinden bazılarına gizli bir söz söylemişti.
Derken o (eşlerinden biri), bunu haber verip Allah da ona
bunu açığa vurunca, o da (Peygamber) bir kısmını açıklamış bir
kısmını (söylemekten) vazgeçmişti. Sonunda haberi verince
(eşi) demişti ki: "Bunu sana kim haber verdi?" O da: "Bana bilen,
(herşeyden) haberdar olan (Allah) haber verdi" demişti.
(Tahrim Suresi, 3)


HZ. İSA (A.S.)

Hani Meryem oğlu İsa da: "Ey İsrailoğulları, gerçekten
ben, sizin için Allah'tan gönderilmiş bir elçiyim. Benden önceki
Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra ismi "Ahmed" olan bir
elçinin de müjdeleyicisiyim" demişti. Fakat o, onlara apaçık
belgelerle gelince: "Bu, açıkça bir büyüdür" dediler. (Saff
Suresi, 6)

... Yediklerinizi ve biriktirdiklerinizi size haber veririm.
Şüphesiz, eğer inanmışsanız bunda sizin için kesin bir ayet vardır."
(Al-i İmran Suresi, 49)

HZ. YUSUF (A.S.)

Dedi ki: "Size rızıklanacağınız bir yemek gelecek olsa,
ben mutlaka size daha gelmeden önce onun ne olduğunu haber
veririm. Bu, Rabbimin bana öğrettiklerindendir... (Yusuf
Suresi, 37)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder